Arequipa'nın tam kalbinde, şehrin seslerinin saygıdan ötürü susturulduğu yerde, şehrin içinde bir kale yükseliyor: Santa Catalina Manastırı. Sıradan bir manastır ya da sıradan bir turist destinasyonu değil. Bu bir zaman kapsülü. Manastırların, Arnavut kaldırımlı sokakların, çiçeklerle dolu avluların ve asırlardır yaşayan tarihi koruyan kızıl ve kobalt mavisi duvarların oluşturduğu bir labirent. Pek çok gezgin için bu manastır Peru'nun en iyi saklanan sırlarından biridir. Bazıları içinse Arequipa'nın kalıcı bir iz bırakmasının sebebi budur. Burada sömürge geçmişi bir müze konusu değil; solunan, dokunulan ve deneyimlenen bir deneyim. Ve eğer bu yolculuğu nasıl yapacağınızı biliyorsanız, bu sıradan bir ziyaretten çok daha fazlası olabilir: tarihi, maneviyatı, mimariyi ve macerayı birbirine bağlayan sürükleyici bir deneyim olabilir. Condor Xtreme olarak biz bunu çok iyi anlıyoruz. Peru'yu daha önce hiç olmadığı gibi deneyimlemek isteyenler için deneyimler sunuyoruz: Tutkulu kaşifler için tasarlanmış macera aktiviteleri ve benzersiz turlar. Manastır ilk bakışta sessiz bir tefekkür yeri gibi görünse de, onu doğru odakla keşfedenlere ne kadar çok şey sunabileceğine şaşıracaksınız. Sillar Duvarları Arasında Yaşayan Tarih: Manastırın Sömürge Mirası Santa Catalina Manastırı, 1579 yılında Arequipa'lı zengin bir dul olan Doña María de Guzmán tarafından kuruldu. Başlangıçta İspanyol aristokratlarının kızlarına özel bir inziva yeri olarak hizmet veren bu yapı, yüzyıllar geçtikçe manevi gücün, dini sanatın ve kadın manastır yaşamının kalesine dönüştü. Bina depremlerden, toplumsal değişimlerden ve hatta dinsel reformlardan bile zarar görmeden kurtulmuş. Rahibeler üç yüzyıldan fazla bir süre dış dünyadan tamamen izole bir şekilde yaşadılar. Onun geri çekilmesi o kadar belirgindi ki manastır 1970 yılına kadar halka kapalı kaldı. Kapıları nihayet açıldığında dünya, zamanın dokunmadığı, manastır yaşamının ayrıntılarının dondurulduğu bir alanı keşfetti: mutfaklar, özel hücreler, çamaşırhaneler, şapeller, dini resimler, günlük nesneler... hepsi keşfedilmeyi bekliyordu. Arequipa mimarisinin karakteristik özelliği olan volkanik taşlardan yapılmış sillar duvarları, manastırı zamanın akışından korumakla kalmıyor, aynı zamanda yalnızca kutsal mekanlarda bulunabilen o yoğun dinginliği de yansıtıyor. İşte tam
Arequipa’nın tam kalbinde, şehrin seslerinin saygıdan ötürü susturulduğu yerde, şehrin